Dr. Duygu Coşkun Özbakır

Cilt bakımı ve yüz gençleştirme için kliniğimizde birçok yöntem ve teknik kullanılmaktadır. Altın iğneli radyofrekans, IconFraksiyonel Lazer, UltraformerHifu gibi kullanılan yöntemler bunlardan sadece birkaçı olmaktadır.Bu tedavi yöntemlerinin yanında yine dudak dolgusu, çene ve yanak dolgusu, göz altı ışık dolgusu gibi yöntemlerle cildinizin ihtiyacına en uygun tedavi yöntemleri kliniğimizde uzman eller tarafından gerçekleştirilmektedir.

TEDAVİ UYGULAMALARI

İnsanların tedavi noktasındaki beklentileri ve ihtiyaçlarının karşılanması için çok farklı uygulamalar geliştirilmiştir. Göz altı ışık dolgusu, dudak dolgusu, yüz germe işlemleri, örümcek ağı tedavisi ve benzer yöntemleri bu kapsamda saymak mümkündür. Bahse konu olan işlemler, kısa sürede sonuç vermekte ve yaşlanma etkilerini yok etmektedir.

ANTALYA DERMATOLOG

İnsanın en güzel elbisesi olan cilt, sadece dış görünüşü değil, aynı zaman insan sağlığını da fazlasıyla etkiler. Canlı ve nefes alan bir organ olan cilt, zaman içinde farklı sağlık sorunları yaşayabilir. Antalya dermatolog, yaşanan bu sorunların çözümünde görev alan hekimlere verilen genel isimdir.En güzel elbisemiz olan cildimiz, diğer organları dış etkenlerden koruduğu gibi genel görünümümüzü de belirler. Dış etkenlere açık olması ve fark nedenlerden dolayı cildimizde zaman içinde bir takım sorunlar yaşanabilir. Antalya dermatoloji, ciltte meydana gelen hastalıklarla ilgilenen bilim dalı olarak ifade edilebilir. Bu bilim dalında görevli olan hekimler ise Antalya dermatolog olarak isimlendirilir. Dermatologlar saç, cilt, tırnak ve benzer alanlardaki hastalıklarla ilgilenir ve uyguladıkları yöntemler ile insanların sağlıklarına tekrardan kavuşmalarını sağlarlar. Bundan dolayı Antalya cildiye için insanların yaşam kalitesini direkt olarak etkileyen bir bilim dalı olarak ifade etmek yanlış olmaz.

ANTALYA DERMATOLOJİ HANGİ HASTALIKLARA BAKAR?

Antalya dermatoloji ile ilgili genel tanım yukarıda yer almaktadır. Söz konusu bilim dalının deri ile ilgilenmesi, baktığı hastalıkların sayısının çok fazla olmasına neden olur. Çünkü insan cildinde görülen hastalıklar, vücudun bölgelerine göre farklılık gösterir. Bundan dolayı Antalya cildiye için 3000’den fazla hastalığa bakıyor denilebilir. Bu hastalıklar kendi içinde sınıflandırıldığında şöyle bir liste oluşturulabilir:

·         Sivilce, akne

·         Nasır, ayak kaşıntıları ve ayakta yaşanan diğer sorunlar

·         Saç kaşıntısı, dökülme ve yağlanma gibi durumlar

·         Aşırı terleme

·         Alerjiye bağlı deride oluşan lezyonlar

·         Tırnak sorunları

·         Cilt tümörleri

·         Cilt üzerinde oluşan içi su dolu baloncuklar

·         Sedef hastalığı

·         Aşırı kıllanma

Yukarıdaki liste dikkate alındığında Antalya dermatolog tarafından bakılan hastalıkların çok fazla olduğunu söylemek yanlış olmaz. Ayrıca bahse konu listenin daha da uzatılabileceğinin unutulmaması gerekir.

ANTALYA DERMATOLOG ÖNERİSİ

Deri, son derece hassas bir organdır ve burada meydana gelen hastalıkların teşhisinin doğru olarak konulması ve tedavinin de yine doğru olarak yapılması gerekir. Bundan dolayı Antalya dermatolog seçimi yaparken dikkatli olunması gerekir. Aksi takdirde teşhis ve tedavide hata yapılma ihtimali ortaya çıkar ki, söz konusu ihtimaller sonucunda hastalığın biraz daha ilerlemesi söz konusu olabilir.

Antalya cildiye bölümünün özellikleri genel hatları bu şekildedir ve buradaki görevli hekimlerden kendi alanında uzman ve tecrübeli olanların tercih edilmesi gerekir. Bu sayede hem tedaviler daha sorunsuz hem de tedavi süreçleri daha kısa olur.

CİLT BAKIMI

İnsanların dış görünüşlerini etkileyen cilt, canlı bir organ olarak tanımlanabilir. Dışarıdan gelen her türlü etkinin karşılandığı bu organ, zaman içinde bakıma ihtiyaç duyabilir. Temiz, parlak ve pürüzsüz bir cilde sahip olmak, herkesin isteğidir. Bunun için düzenli olarak yapılacak cilt bakımı, son derece yararlı olacaktır. Fakat bunun yapılması için dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bunlara dikkat edildiğinde, beklentiler genel olarak karşılanır. Fakat dikkat edilmez ve söz konusu işlem basit görülürse, beklentiler karşılanmayacağı gibi cildin zarar görmesi de söz konusu olabilir.

Cildinizin zaman içinde görüntüsünü kaybetmesinin temel nedeni, yukarıda da belirtildiği gibi dış etkilerdir. Bazen aşırı toza maruz kalma, bazen sıcağa bağlı olarak ortaya çıkan terin ciltteki gözenekleri doldurması ve benzer hususlar, cildin yapısının geçici olarak bozulmasına neden olur. Bunun haricinde ise yaşın ilerlemesi, aşırı stres ve benzer durumlar da cilt üzerinde olumsuz etki yapar.

ANTALYA CİLDİYE

Antalya Cildiye olarak Antalya’da ileri teknolojilerle kurulan Dermatoloji ve Kozmetoloji kliniğimiz de  hastalarımıza güvenle sağlık hizmeti sunulmaktadır. Deneyimli uzman bir ekiple ihtiyaçlarınız için en uygun ekipman günün her saati hizmetinizdedir.  Verdiğimiz ve sunduğumuz kaliteli hizmet ile hasta ilişkilerinde sağlıklı ilişki kurabilen,  Antalya Cildiye için ulaşabileceğiniz en doğru adrestesiniz. İhtiyaçlarınıza yetişebilmek ve size en doğru ve özenli hizmeti verebilmek için kadromuz 7 gün 24 saat hizmetinizdedir. Hasta memnuniyetini esas alınan ve sizlerin takdirini kazanan Antalya Cildiye için en iyi hizmeti alacağınız, en güvenli ve yetkin yerdesiniz. 

ANTALYA CİLDİYE DOKTORLARI

Bizlere ulaştığınız andan itibaren isteklerinize ve ihtiyaçlarınıza hemen dönüş yaparak cevap verilerek cilt bakımı hizmetinden yararlanmanız en kısa sürede sağlanır. Birinci kalite ve Avrupa standartlarına uygun kliniğimiz de hastalarımızın beğenisine sunularak uzun zamandan beri hizmet vermeye devam etmektedir. Antalya gibi büyük bir şehirde  Cilt Bakımı gerek ihtiyacınız için en uygun ve doğru şekilde  hesaplı seçenekler için bizlere ulaşabilirsiniz.

 Antalya Cildiye Doktoru olarak Bütçeniz ve beklentiniz bakımından en uygun ödeme seçenekleri ile kliniğimize ulaşıp kaliteli ve nitelikli hizmet işlemi yapabilirsiniz. Bizlere ulaşarak bilgi edinebilir ve aynı zamanda hizmetimizi daha ileriye taşımak için geri dönüşüm sağlayarak sizlere sunduğumuz hizmetleri  değerlendirip görüşlerinizi bildirebilirsiniz. Antalya’nın neresinde olursanız olun bize bir telefonla ulaşıp kliniğimize ulaşabilirsiniz

LEKE TEDAVİSİ

Dermatolojinin ilgilendiği sorunlardan birisi de lekelerdir. Ciltte farklı nedenlerden dolayı meydana gelen lekelerin tedavi edilmesi için kullanılan yöntemlerin bir bölümü, direkt olarak dermatologlar tarafından yapılır. Leke tedavisi denildiği zaman tek bir işlemden bahsedilmesi söz konusu değildir. Bu işlemler, kişilerin cilt yapısına, lekenin ne kadar derinde olduğuna göre farklılık gösterir. Dolayısıyla da her leke için uygun bir yöntem olduğundan bahsedilmesi, kesinlikle yanlış olmayacaktır. Uygulanan tedavi yöntemlerinden bazıları şunlardır:

Kimyasal Peeling: Meyve asitleri arasında olan glikolik asit ile yapılan bu yöntemde, cildin soyulmasına bağlı olarak lekenin giderilmesi söz konusudur. 2-4 hafta arayla yapılan seanslar, hafif olan cilt lekelerinde etkilidir.

ANTALYA MEZOTERAPİ

Antalya mezoterapi, daha önceki dönemlerde çok fazla bilinmemesine rağmen günümüzde daha fazla tanınmaya başlamıştır. Söz konusu yöntem, 1950’li yıllarda geliştirilmiş ve ilk olarak tedavi amaçlı olarak kullanılmıştır. Günümüzde de benzer amaçlar için kullanılmaya devam etmektedir. Vücudun farklı bölgelerine yapılabilen söz konusu işlem ile insanların farklı ihtiyaçları ve beklentilerinin etkin olarak karşılandığı söylenebilir.

Antalya mezoterapi; derinin orta tabakasına mikroenjeksiyon yöntemi ile enzim, vitamin, mineral, aminoasit ve benzer maddelerin verilmesidir. Söz konusu yöntemde bu maddelerden sadece bir tanesi verilebileceği gibi bunların birkaçı ya da tamamının da verilmesi söz konusu olabilir. Bu yöntem sağlıklı olan her insanda rahatlıkla uygulanabilir. Fakat gebelerde, kanser hastalarında, emziren annelerde, kan pıhtılaşması ile ilgili hastalığı olanlarda ve ürtiker hastalarında kullanılamaz. Kronik hastalığı olanların uzman doktora gözükmeden Antalya mezoterapi yaptırmasının uygun olmadığını söylemek daha doğru olur.

Antalya mezoterapi işlemi, direkt olarak ilgili bölgeye yapılır. İlgili bölgedeki cilde bu yöntemin uygulanması sayesinde cilt kendisini toplamakta ve yenilemeye başlamaktadır. Böylece söz konusu bölgedeki sorunun giderilmesi sağlanır. Son derece etkili olan bu yöntemin başarı oranının da oldukça yüksek olduğunu söylemek gerekir.

Antalya mezoterapi, farklı nedenlerden dolayı yapılır. Fakat en fazla yapılma nedeni olarak, kilo kaybı, selülit, cildin yaşlanması, deride meydana gelen çatlaklar, alerjiler, spor yaralanmaları, kronik ağrılar ve saç dökülmesi gösterilebilir.

Mezoterapi: Özel ilaçların direkt olarak cildin altına enjekte edilmesiyle gerçekleştirilen yöntemdir. Bu yöntem tek başına uygulanabileceği gibi diğer yöntemlerle de birlikte uygulanabilir.

Lazer: Gelişen teknoloji ile birlikte kullanılmaya başlanan yöntemlerdir. Lekenin durumuna göre fraksiyonel lazer, Q anahtarlı lazer ve IPL cihazları kullanılarak tedavi edilir.

Bunların haricinde de farklı tedavi yöntemleri olduğu bilinmelidir.

GÜNEŞ LEKESİ NASIL GEÇER?

İnsanların gelişimleri olması için çevresel faktörlerden de yararlanması gerekir. Bu faktörlerin en önemlisi, hiç şüphesiz güneştir. Güneş insandaki kemik gelişimini etkileyen D vitaminin kullanılması için gereklidir. Bunun dışında da farklı olumlu etkileri vardır. Fakat bu olumlu etkilerden yararlanmak için direkt güneşe maruz kalmak ve çok fazla güneş ışığı altında beklemeye gerek yoktur. Bu tür yanlışlıklar, yarar yerine zarar getirecektir. Bu zararların başında ise ciltte oluşan güneş lekeleridir. Güneş lekesi, insanların cildinde farklı büyüklükte oluşur ve görünümlerini olumsuz olarak etkiler.Güneş lekelerinin geçmesi için kullanılacak farklı yöntemler vardır. Fakat bunların direkt olarak uygulanması, ters etki yapabilir. Bundan dolayı insanların dermatolog tavsiyesine göre hareket etmesi çok daha doğru olacaktır. Aksi durumda, cildin yapısı bozulabilir ve kalıcı lekeler veya hasarlar oluşabilir.Güneşten, beyaz tenliler daha etkilenir. Yaz aylarında korumasız, yani güneş kremi veya losyonu kullanmadan dışarı çıkmak, zaman içinde bu lekelerin oluşmasına neden olur. Fakat bu tehdit sadece açık tenliler için değil, aynı zamanda koyu tenliler için de vardır. Fakat açık tenlilerin güneşten daha fazla etkilendiği de bilinen bir gerçektir.

GÖZ ALTI IŞIK DOLGUSU

Dermatoloji bölümünün tedavi ile ilgilenmesine bağlı olarak göz altı ışık dolgusu hakkında bilgi verilmesi yararlı olacaktır. Bilindiği gibi insanların yaşları ilerledikçe bu durumun en büyük yansıması ciltte görülür. Zamanında bakım yapılmadıysa, söz konusu yıpranmanın çok daha net bir şekilde görüneceğini söylemek yanlış olmaz. Yüz dikkate alındığında, en belirgin kırışıklıkların gözlerin altındaki bölümlerde olduğu görülecektir. Buralarda bulunan göz torbalarının sarkmaya başlaması ile insanların yüzlerinin görünümü değişir ve daha açık bir ifade ile insanlar artık yaşlı görünmeye başlar. Ayrıca buradaki sarkmaların renkleri mor ve tonları şeklinde de olabilir. Bu durumdan kurtulmak için farklı teknikler vardır, fakat bunlar içinde göz altı ışık dolgusu işleminin özel bir yeri olduğunu söylemek yanlış olmaz.

Burada bahsedilen dolgu, standart dolgu işlemlerinden çok farklıdır. Çünkü enjekte edilen madde ile gözlerin altının doldurulması söz konusu değildir. Hyaluronik asit adı verilen bir maddenin gözlerin hemen altında bulunan kemik dokusu ve çevresine enjekte edilmesi sonucunda, burası uyarılır. Bu aşamadan sonra ise elastin ve kallojen üretimi başlayarak bu maddeler ile gözlerin altının doldurulması gerçekleşir. Ayrıca yapılan uyarma işleminin ardından pigmentlerde de benzer durum meydana gelir ve böylece gözlerin altı daha parlak bir görünüm kazanır. Bundan dolayı bu işleme ışık dolgusu adı verilir.

Buradaki yöntemin uzman bir kişi tarafından uygulanması gerekir. Kişiler, evde kendilerine böyle bir uygulama yapamaz. Yapıldığı takdirde farklı sorunların görülmesi söz konusu olabilir ki, bu da insan sağlığını direkt olarak tehdit eder.

ANTİ AGİNG TEDAVİSİ

İnsan, zaman geçtikçe yaşlanır ve bunun etkileri de vücudunda görünür. Bu etkiler, bazı kişilerde daha erken görülmeye başlarken, bazılarında ise daha ileri yaşlarda görülebilir. Göz altlarının sarkması ve torbalanması, ciltteki kırışıklıklar ve benzer etkiler, insanlarda görünen yaşlılık belirtileridir.  Bunlardan kurtulmak ve genç gözükmek, hemen her insanın en önemli istekleri arasındadır. Bundan dolayı da farklı yöntem ve teknikler geliştirilmiştir. Fakat bunların içinde en etkilisi anti age adı verilen yöntemlerdir. Bunlara aynı zamanda anti aging de denilir.Anti age, İngilizce bir ifade olup, anlamına bakıldığında tersine yaşlanma olduğu görülecektir. Yani buradaki yöntemler, yaşlanma etkilerini yok etmek, yaşlanmayı yavaşlatmak ve yaşlanmayı engellemek gibi etkilere sahiptir. Bu etkilerin elde edilmesi için çok farklı yöntemler kullanılır. Dolayısıyla anti aging için oldukça kapsamlı bir konu olduğunu söylemek yanlış olmaz.

Günümüzde teknolojinin ve medikal alanların geldiği nokta dikkate alındığında, yaşlanma ile çok daha etkin bir şekilde mücadele edildiği söylenebilir. Özel olarak geliştirilen ilaçlar, kremler, teknolojik cihazlar ve cerrahi operasyonlar ile yaşlanma ile mücadele edilir.

ANTİ AGİNG TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?

Anti aging tedavisi, uzman kişiler tarafından yapılır. Fakat bundan önce, ilgili kişi dermatolog tarafından detaylı olarak kontrol edilmelidir. Cildin incelenmesi ve genel durumunun belirlenmesi gerekir. Bu sayede ciltte ne gibi eksiklikler olduğu ortaya çıkarılacaktır. Bazen burada yapılan tespitler ve bunlara ilişkin alınan basit önlemler, yaşlanma etkilerini geciktirir.Anti aging için kullanılacak belki de en etkili yöntem, bunun yaşam tarzı haline getirilmesidir. Beslenmeden sıvı tüketimine, stresten alkol kullanımına kadar yaşam içindeki her faaliyetin buradaki hususlara göre düzenlenmesi, etkili sonuçlar alınmasını sağlar. Bahse konu değişimler, yukarıda bahsedilen uygulamalar ile desteklendiğinde, ortaya çok daha etkili sonuçlar çıkar.

FRAKSİYONEL LAZER

Gelişen teknoloji ile birlikte sağlık alanında da farklı yenilikler görülmektedir. Bu yeniliklerden birisi olan fraksiyonel lazer, ciltteki bir takım sorunların çözümünde etkili sonuçlar vermektedir. Dermatoloji merkezleri tarafından kullanılan bu lazer, cildin yenilenmesi için kullanılmaktadır. Dermatolog tarafından uygulanması gerekir. Bu alanda bilgili olmayan birisinin yapacağı uygulamaların, insanların sağlığına direkt olarak zarar vereceğini söylemek yanlış olmaz.Bilindiği gibi insan cildi zaman içinde yapısını kaybedebilir. Bazen yapısında meydana gelen bozukluklara bağlı olarak lekeler ortaya çıkabilir. Bu lekelerin çok büyük bir kısmı geçici olmasına rağmen, bir kısmının kalıcı olması, insanların görünüşlerini fazlasıyla etkiler. İnsanlar da bu lekelerde kurtulmak için farklı yöntemler denerler. Fraksiyonel lazer de bu yöntemlerden birisi olup, ciltteki bu türden sorunların çözümünde son derece etkili sonuçlar vermektedir. Sivilce izi, çatlak, yüz sarkması ve kırışıklık başta olmak üzere çok sayıda cilt sorunun çözümünde etkili olduğu bilinir.

FRAKSİYONEL LAZER NASIL ÇALIŞIR?

Bilindiği gibi son dönemlerde, özellikle sektör de lazerlerin kullanımı giderek artmaktadır. Kullanılan farklı özellikte lazerler vardır. Burada bahsedilen seçenek, cildin hem alt hem de üst bölgelerini direkt olarak etkilemektedir. Fraksiyonel lazer, cilde çok küçük sütunlar halinde uygulanır. Bahse konu işlem, ilgili bölgeye defalarca yapılır. Bu işlem sayesinde ciltteki kolajen oluşumu tetiklenmiş olur. Kolajen ise cildin yenilenmesi ve buradaki sorunların giderilmesinde etkili bir maddedir. Genel çalışma prensibi her ne kadar bu şekilde olsa da bahse konu lazerin etkileri çok daha fazladır.Bu lazer ile yapılan uygulamalarda, ciltte meydana gelen hasarın son derece az olması, hasarlı bölgelerin etrafındaki cildin sağlam olması, lazerin yan etkilerinin kısa sürede giderilmesi anlamına gelir. Alt deride yenilenmeyi tetikleyen bu işlem, üst derinin ise soyulmasına, yani dolaylı olarak burasının da yenilenmesine neden olur. Bütün bunlar ise ciltte meydana gelen bir takım sorunların etkin bir şekilde çözülmesi demektir.

FRAKSİYONEL LAZER AVANTAJLARI

Yukarıda genel olarak çalışma prensibinden bahsedilen franksiyonel lazer; leke tedavisi, cilt gençleştirme, kırışıklık tedavisi, yara izi tedavisi ve cilt sarkma tedavisi gibi farklı durumlarda kullanılır. Burada bahsedilen durumların orta seviyede olması durumunda, uygulanan yöntem başarılı olacak ve tedavi tam anlamıyla gerçekleşecektir. Fakat ileri seviyedeki durumlarda tam olarak iyileşme sağlanmaz ve kısmi düzelmeler görülür. Genellikle 3-5 seans süren uygulamalar, ileri seviyedeki durumlar için daha fazla uygulanabilir. Seansların ortalama süresinden bahsetmek ise çok zordur. Bazı seanslar 10 dakika sürerken, bazılarının ise 30 dakikayı geçtiği bilinir.Bu işlem genel olarak acısız olduğu söylenebilir. Uygulamadan önce ilgili bölgeye lokal anestezi yapılabilir. Ayrıca işlem sırasında bu bölgeye soğuk hava da üflenir. Bunlar, acının çok az hissedilmesine neden olur. Fakat işlem sonrasında ciltte kızarıklık ve ödeme oluşur. Bu durum bazen acıya da neden olabilir. Bu kızarıklar daha sonra kabuk bağlayabilir. Eğer uygulama görünen bir yerde ise kişilerin sosyal yaşantısı olumsuz etkilenebilir.

SAÇ MEZOTERAPİSİ

Saç bakımı için insanlar genellikle kremler, şampuanlar, losyonlar ve farklı maskeler kullanır. Bu uygulamalar ile saçın ihtiyaç duyduğu mineral, vitamin, aminoasitler ve diğer maddelerin verilmesi amaçlanır. İşte bu işlemin direkt olarak yapılması, yani saçın ihtiyaç duyduğu maddelerin saç derisine enjekte edilmesi işlemine saç mezoterapisi denir.

Saça dışarıdan sürülen maddelerin saç tarafından alınması sanıldığı kadar kolay değildir. Dışarıdan yapılan uygulamalar da elbette yararlıdır. Fakat bu maddelerin deriye enjekte edilmesi çok daha etkilidir. Bazı uzmanlara göre dışarıdan yapılan uygulamalardan, enjekte işleminin 8 kat daha etkili olduğu belirtilir. Enjekte edilme işlemiyle birlikte saç derisindeki kan dolaşımının hızlanması da söz konusudur. Bu dolaşım ile kana verilen maddeler, bütün saç köklerine ulaşır ve böylece saçların tamamının etkili bir şekilde bu maddeleri alması ve beslenmesi sağlanmış olur. Kökten beslenen saçlar farkını birkaç seans sonunda net bir şekilde gösterir.Saç mezoterapisi için uzman doktorlardan alınan tavsiyelere uyulmalıdır. Bu tavsiyelere göre periyodik olarak yapılan işlemler, saç derisinde küçük, kılcal damarlar oluşmasını sağlayacak ve böylece saçların beslenmesi sürekli hale gelecektir. Bu durum ise insanların saçların sağlığı için son derece önemlidir.

Burada bahsedilen tüm yöntemlerin uygulanması için kişilerin cilt yapılarının uygun olması gerekir. Dermatoloji bölümü, cildi inceleyen bilim dalıdır. Bu işlemlerin tamamı cildi ilgilendirdiği için mutlaka uzman hekimden onay alındıktan sonra yapılması gerekir. Aksi durumda beklenmedik etkiler görülebilir ve bu ciltte farklı sorunların ortaya çıkması demektir. İnsanların yukarıdaki işlemler ve benzerlerini yaptırmadan önce bir dermatolog ile görüşmesi faydalı olacaktır. Bundan dolayı burada bahsedilen hususlar hafife alınmamalı ve mutlaka yerine getirilmelidir.

Kişiselleştirilmiş tedavi planı ile cildinizin ihtiyacı olan tedavi yöntemi belirlenerek sadece size özel bir tedavi planı uygulanır. 

Tedavi süreciniz bittikten sonra da sizi yalnız bırakmayarak her işlem sonrası sizi mutlaka kontrole çağırıyoruz. Yaptığımız uygulamaların etkinliğini değerlendirerek kontrolünüzü yapıyoruz. Elde edilen tedavi başarısının kalıcılığını arttırmak adına önerilerde bulunuyoruz. Sizi dinliyor ve sizinle sürekli iletişimde kalıyoruz. 

Kozmetik dermatoloji alanında her geçen gün artan bilgiye ve gelişen teknolojiye tutkumuz ile sağlık ve tedavinin buluştuğu yüzler için çalışıyoruz. 

SİHİRLİ DOKUNUŞLAR İÇİN KLİNİĞİMİZE BEKLERİZ ..

Bir cevap yazın